Galatasaray, son iki sezondur yaptığı sansasyonel transferlerle hani şu meşhur deyim olan " transfer şampiyonluğu " nu kazanmıştı. Taraftar, o tatmin duygusu ve güvenle şampiyonluk nidâlarıyla başlıyordu sezona. Lâkin iki sezon sonunda da taraftarı karşılayan şey belliydi: Hüsrân...
Galatasaray, bu transfer sezonunda farklı bir yol izledi. 2012 kriterlerine uygun olabilmek için çeşitli ve geçtiğimiz iki sezona nazaran daha hesaplı transferler yaptı. Transfer yaptı, yapmasına ama bildiğiniz üzere transfer tek taraflı değil. Sadece alım değil. Satım da var. Tabii bu da gerçekleşti. Mehmet Topal, Valencia'nın yolunu tutarken; Abdul Kader Keita futbol yaşantısını Katar'da sürdürmeyi tercih etti. Bu ikiliden yaklaşık 13 - 14 milyon euro civarında bir gelir elde etti.
Bu iki ilk 11 oyuncusunu satmanın verdiği eksikliği doldurmak şarttı tabii. Mehmet Topal'ın yerine Lorik Cana, Keita'nın yerine Pablo Pino, Galatasaray formasını sırtına geçirdi. İlk 11 oyuncularının eksikliğinden başladım. Tabii şu ana kadar Cana ve Pino'dan başka 5 transfer daha gerçekleşti Galatasaray cephesinde. Bu isimler; Serdar Özkan, Musa Çağıran, Ali Turan, Mehmet Batdal ve Çağlar Birinci. Bu isimleri teker teker analiz etmeye gerek yok. Çağlar hariç geri kalanları bu zamana kadar üç aşağı beş yukarı izleme şansımız oldu. Çağlar'ı ise milli takımın ABD kampında izleme şansımız vardı.
Galatasaray, henüz transferi bitirmiş değil. Bunu başkan Adnan Polat bizzat kendi söyledi. Çalışmalar sürüyor, 4 farklı şehirde 4 farklı futbolcuyla görüşülüyor dendi. Kimdir bu futbolcular, nerede oynar tabii bilemiyoruz. Ancak Galatasaray Futbol Takımı'nın eksikleri olduğu aşikâr. Bu eksikler kişiden kişiye değişir. Kimisi forveti yeterli bulurken, kimisi bir forvet daha lâzım diyor. Bazıları kaleye transfer isterken, bazıları kalecilere güvenelim diyor. Bence şu andaki mevcut takıma en az 3 transfer gerekiyor. Bu sayı 4'e de çıkabilir. Bu konudaki tereddütüm kaleci yönünden. Aykut Erçetin'e taraftarın sanıyorum ki kredisi yoktur artık. Güven vermiyor kalede. Galatasaray taraftarı, her duran topta, her atakta hop oturup hop kalkıyor. Bütün gözler Ufuk'ta. Onun kaleyi devralması ve bir daha bırakmaması taraftarların genel isteği. İşte çekingenliğim burada, Ufuk'a güvenip kaleyi teslim etmeli miyiz yoksa bir kaleci mi transfer etmeliyiz. Bu konuda kararsızım. Diğer transferlere gelirsek, 1 yada 2 orta saha oyuncusu ve 1 forvet alınması gerekir diye düşünüyorum. Taraftar ilk 11'i kafalarında kurarlarken zannediyorum şu anda bir ismi banko yazabiliyorlardır; o da Lorik Cana.
Dedik ya transfer gerekiyor diye, devam edelim. Orta sahaya en az 1 ama mümkünse 2 transfer olmalı. 2 dedim çünkü Elano'nun satıldığını varsayıyorum. Umarım ki satılmaz. Şu anki takımda en gerekli adamlardan birisi Elano. Oyunu yönlendirebilecek ve orta sahada top yapabilecek tek adam. Mevcut takımda bunu yapabilen bir adam daha var o da Arda Turan. Tabii o da bir yere kadar. Her şeyi de o yapamaz. Bu nedenle diyorum ki, Elano kalırsa orta sahaya 1 transfer, forvete Baros - Batdal ikilisine bir alternatif daha. Bu isimler nasıl olmalı? Orta sahaya, biliyorum çok klasik olacak ama oyunu iki yönüyle oynayabilen bir adam gerek. Lorik Cana, futbolun daha çok defansif yönünü oynayan bir oyuncu. Kaldığı takdirde Elano, ofans yapmayı daha çok becerebilen bir oyuncu. Bu ikisinin yanına köprü görevi görebilecek bir adam lâzım. Forvete de sahaya çıktığında " eyvah ! nasıl gol atarız " ı söyletmeyecek bir adam gelse yeterli diye düşünüyorum.
Transferlerin en kısa zamanda gerçekleştirilmesi temennisiyle...
Bu iki ilk 11 oyuncusunu satmanın verdiği eksikliği doldurmak şarttı tabii. Mehmet Topal'ın yerine Lorik Cana, Keita'nın yerine Pablo Pino, Galatasaray formasını sırtına geçirdi. İlk 11 oyuncularının eksikliğinden başladım. Tabii şu ana kadar Cana ve Pino'dan başka 5 transfer daha gerçekleşti Galatasaray cephesinde. Bu isimler; Serdar Özkan, Musa Çağıran, Ali Turan, Mehmet Batdal ve Çağlar Birinci. Bu isimleri teker teker analiz etmeye gerek yok. Çağlar hariç geri kalanları bu zamana kadar üç aşağı beş yukarı izleme şansımız oldu. Çağlar'ı ise milli takımın ABD kampında izleme şansımız vardı.
Galatasaray, henüz transferi bitirmiş değil. Bunu başkan Adnan Polat bizzat kendi söyledi. Çalışmalar sürüyor, 4 farklı şehirde 4 farklı futbolcuyla görüşülüyor dendi. Kimdir bu futbolcular, nerede oynar tabii bilemiyoruz. Ancak Galatasaray Futbol Takımı'nın eksikleri olduğu aşikâr. Bu eksikler kişiden kişiye değişir. Kimisi forveti yeterli bulurken, kimisi bir forvet daha lâzım diyor. Bazıları kaleye transfer isterken, bazıları kalecilere güvenelim diyor. Bence şu andaki mevcut takıma en az 3 transfer gerekiyor. Bu sayı 4'e de çıkabilir. Bu konudaki tereddütüm kaleci yönünden. Aykut Erçetin'e taraftarın sanıyorum ki kredisi yoktur artık. Güven vermiyor kalede. Galatasaray taraftarı, her duran topta, her atakta hop oturup hop kalkıyor. Bütün gözler Ufuk'ta. Onun kaleyi devralması ve bir daha bırakmaması taraftarların genel isteği. İşte çekingenliğim burada, Ufuk'a güvenip kaleyi teslim etmeli miyiz yoksa bir kaleci mi transfer etmeliyiz. Bu konuda kararsızım. Diğer transferlere gelirsek, 1 yada 2 orta saha oyuncusu ve 1 forvet alınması gerekir diye düşünüyorum. Taraftar ilk 11'i kafalarında kurarlarken zannediyorum şu anda bir ismi banko yazabiliyorlardır; o da Lorik Cana.
Dedik ya transfer gerekiyor diye, devam edelim. Orta sahaya en az 1 ama mümkünse 2 transfer olmalı. 2 dedim çünkü Elano'nun satıldığını varsayıyorum. Umarım ki satılmaz. Şu anki takımda en gerekli adamlardan birisi Elano. Oyunu yönlendirebilecek ve orta sahada top yapabilecek tek adam. Mevcut takımda bunu yapabilen bir adam daha var o da Arda Turan. Tabii o da bir yere kadar. Her şeyi de o yapamaz. Bu nedenle diyorum ki, Elano kalırsa orta sahaya 1 transfer, forvete Baros - Batdal ikilisine bir alternatif daha. Bu isimler nasıl olmalı? Orta sahaya, biliyorum çok klasik olacak ama oyunu iki yönüyle oynayabilen bir adam gerek. Lorik Cana, futbolun daha çok defansif yönünü oynayan bir oyuncu. Kaldığı takdirde Elano, ofans yapmayı daha çok becerebilen bir oyuncu. Bu ikisinin yanına köprü görevi görebilecek bir adam lâzım. Forvete de sahaya çıktığında " eyvah ! nasıl gol atarız " ı söyletmeyecek bir adam gelse yeterli diye düşünüyorum.
Transferlerin en kısa zamanda gerçekleştirilmesi temennisiyle...
0 yorum:
Yorum Gönder
Yazı hakkında herhangi bir görüş belirtmek isterseniz aşağıdaki bölümü kullanabilirsiniz. Unutmayın ki, yazılan her şey yazar tarafından okunup dikkate alınacaktır.